Döneminin Baş Seherbazı, Ezekiel Harris tarafından kurulan örgütün anlamı Adaletin Savaşçılarıdır. Resmi olarak 1970 yılında kurulan ve kendisine bu ismi veren grup, aslında 1960 yılından beri gizliden gizliye varlığını sürdürmektedir. Bu topluluk, tek bir amaç için kurulmuştur; adalet. Sihir bakanı Austin Hudson’ın adaletsizce sürdürdüğü 35 yıllık hükümdarlığa ve insanların inatla yok saydığı diktatörlüğe dur demek için, özgürlükçü ve yenilikçi bireylerin bir araya toplanmasıyla oluşmuştur. # Devamı İçin TIKLAYINIZ!
Scuta
Ingemar Byström tarafından ‘Düzenin Kalkanı’ adı altında kurulmuşlardır. 1970 yılında, Bellatores gibi güçlü bir örgütün ortaya çıkışı ile, birnevi mecburiyet sebebiyle savunma gücü olarak ortaya çıkmıştır. İlk kuruluş amaçları düzeni (Bu vesileyle aslıda Sihir Bakanı ve bakanın inançlarını) korumak olsa dahi, çoğu üyenin katılım amacı doğrultusunda daha nebze Bellatores’u ortadan kaldırmak şeklinde amaç kayması oluşmuştur. Buna rağmen liderleri Byström, bu amacı reddederek tüm isteklerinin halk tarafından demokratik yollarla beş kere seçilmiş olan bakanı ve bununla beraber düzeni korumak olduğunu birçok kez belirtmiş, belirtmeye devam etmektedir. # Devamı İçin TIKLAYINIZ!
Merhaba sevgili GM'ler, ben Tılsım Profesörü olarak yürüttüğüm görevime devam etmek istiyorum. Kadro değişikliklerinden korunmak için bildireyim dedim
Björn Sveinsson
Kehanet
Ϟ Rp Beğenileri : 14
17.01.21 17:33
Karakter Adı-Soyadı: Björn Sveinsson. Karakterin Geçmişi: Norveç'in önemli ailelerinden Sveinnson Ailesi'nin oğlu eski bakanlık döneminde rüşvetle Hogwarts'a kabul ettirilmişti; babası güvenlik gerekçesiyle ülkede bulunmasını doğru bulmuyordu. Son seneyi tamamlamasına çok yakın bir zamanda ailesiyle ilgili bir sorun olduğunu fark ederek okuldan firar etti; akabinde atıldı. Fakat ailesiyle ilgili tahmini doğru çıkmıştı. Karakterin Kişilik Özellikleri: Björn, kendisiyle ilgili her şeye hayranlık duymakla beraber onun sahip olduğu şeyler dışında kalanların her zaman kusurlu olduğuna inanmaktadır; örneğin ona göre Sveinsson olarak doğmak hayatta bir insanın sahip olabileceği en büyük şanstır. Hiçbir şeyle duygusal bir bağ kuramayan Björn bu yoksunluğun oluşturduğu boşluğu acımasız bir şekilde insanlarla uğraşarak doldurmaya çalışmaktadır ve bunda hiçbir sakınca görmemektedir. Björn ‘dilinin kemiği olmamak’ deyimini tam anlamıyla karşılamaktadır, sözlerini hiçbir şekilde tartmaz ve düşünmez, aklındakini olduğu gibi söylemekten çekinmez. İstenilen Ders / Varsa Ek Görev İsteği: Kehanet Profesörlüğü. Neden Karakteriniz İçin Uygun Mesleğin ve Alanın Bu Olduğunu Düşünüyorsunuz: Björn ailesini kaybettikten sonra Norveç'e duyduğu aidiyet hissini de kaybetti, zira bu ani ölümler Björn hakkında kendisinin de bilmediği bazı gerçekleri açığa çıkarmıştı. Okuldan sonra dışarıda geçirdiği iki yıl boyunca kendine bir konfor alanı oluşturamadı; hiçbir mesleğe uygun değildi. Fakat bir yetişkin olmanın getirdiği sorumluluk alma ve hayatını bir şeylerle doldurma hissinden de kaçamadı. Bu nedenle önceden hiç değer vermediği özel yeteneğini geliştirmek için uğraştı; şimdi ise bu alanda ders verebileceğine inanıyor. Aktiflik Süreniz : 2-3 saat. Örnek RP : düşünselim burada
Not: Ben aslında burada kehanet için küçük bir rez almak istedim, şuanda usta seviyesine erişmek için birkaç rp daha yazmam lazım. Sonrasında inş dönüşüm muhteşem olacak
Mert J. Shelly
İksir
Ϟ Rp Beğenileri : 25
17.01.21 17:36
Karakter Adı-Soyadı: Mert J. Shelly Karakterin Geçmişi: Ailesi çok zengin ve köklü bir aile değildi. Hatta akrabaları ile araları oldukça kötü nerede bağlantısı yokmuşçasına dağınıktır. Her kıtada bir Shelly ile karşılaşabilirsiniz mesela. Mert ise bu dağanıklığın bir parçası olarak İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Babası bir gezgin ve her yeri dolaşan özgür ruhlu bir bireyken annesinin dizginlemesi ile yerleşik hayata geçebilmiş ve uzun süre İstanbul’da yaşamıştır. Annesi muggle bir Türk, Babası ise Yarı Amerikalı Yarı İngiliz bir büyücüydü. Baba tarafıyla anlaşamamasından ötürü kendinin Amerikalı olduğunu iddia ettiği için Mert’te kendini Amerikalı olarak tanıtmaktadır. Zira bu durumla şu bağlamda karşılaşılacak babasının ikizi olan arları bozuk olduğu kardeşi kendini İngiliz olarak tanıtmış ve kuzeni İrene Shelly İngiliz iken Kendisi Amerikalı olma durumu söz konusu gibi görülmektedir. “Nerelisin?” Sorusu bu yüzden karışık bir soru haline gelmekte. 1940 yılının temmuz ayında gözlerini dünyaya açtı. Çelimsiz ve oldukça zayıf doğması ailesinin özen göstererek büyüttüğü bir çocuk olmasına neden oldu. İlvermory’den mektup gelene kadar İstanbul sokaklarında arkadaşlarıyla oyun oynayarak okula giderek geçirdi hayatını. Mektuptan sonra ailesiyle beraber Amerika’ya gittiler. Burada eğitiminin bir kısmını gördükten biraz yaramazlıktan dolayı bir arkadaşıyla araları bozulmuş ve büyük bir tarttışmaya neden olmuş. Okuldan atılma ile sonuçlanmasın diye ailesi erkenden Hogwarts’a geçiş yapabilmesi için birkaç aracı kanal aramış ve sonunda Hogwarts’a geçip eğitimini burada tamamlamış. Stajını okulda bir kısmını Aritmansi profesörünün yanında bir kısmını da iksir profesörünün yanında yapmış. Bys sonuçları eşit çıkınca iki dal arasında seçim yapmak yerine ikisinde de uzmanlaşmayı seçmiş. Mezun olunca bir süre Aritmansi ve iksir bilimi üzerine araştırma yapmak ile uğraşmış ama başarılı bir çalışma çıkartamamış ve Makatura’da Aritmansi üzerine iki sen profesörlük yapmış. Ardından mezun olamadığı İlvermory okuluna görü dönmüş şu an İlvermory Cadılık ve Büyücülük okulunda eğitim vermektedir. Bir yandan tamamlayamadığı araştırması için arkadaşı ve iksir ustası arkadaşından yardım istemiş ve beraber ortak deneyler gerçekleştirmekte bu nedenle bir ayağı Amerika’da bir ayağı Birleşik Krallıkta kalmış günleri öyle geçmektedir. Karakterin Kişilik Özellikleri:◈ enerjisi yüksek, sevdiği konularda aşırı istekli, özgürlüğüne düşkün , yeni şeyler araştırmayı ve keşfetmeyi sever ◈ her zaman en yükseği hedefler. hedeflerini yüksek belirle ki bir anlamı ve bir amacı olsun. ◈ hareketli ve değişken bir ruh hali olabilir. ama genelde mutlu ve esprili görmeniz muhtemel.. ◈ hareketli ve değişken bir ruh hali olabilir. ama genelde mutlu ve esprili görmeniz muhtemel.. ◈ özgürlük onun için önemli ruhunun bitmek tükenmek bilmeyen hareketliliğini sağlayan, yaşama isteğini hevesini kamçılayan körükleyen bir arzusundadır. ancak bu durum ilişkileri için sorun oluşturmamakta. çünkü ilişkiyi bir özgürlük kısıttı olarak görmemektedir. ailesine ve arkadaşlarına olan düşkünlüğü onları koruyup kollama arzusunun aynısını sevdiği kadın içinde yapma eylimindedir. hafif bir kıskaç yanı da yok değil yani. ◈ içten, açık yürekli, neşeli ve kötülük düşünmeyen (yani olabildiğinde ama hafif bi paranoyak tarafı var bunu gizlemeye ve engellemeye çalıştığından çok yansıtmıyor) iyi niyetlilikleriyle her zaman çevresindekilere iyilikte bulunmak için çabalarlar. iyilik olsun diye değil canı öyle istemiştir. ◈ hareketli ve değişken bir ruh hali olabilir. ama genelde mutlu ve esprili görmeniz muhtemel.. ◈ eğer gerçeği duymaya dayanamayacaksanız, onun fikrini sormasanız daha iyi olur zira azıcık patavatsız ve dürüst olabilmektedir. ◈ her ne kadar aşk ilişkilerinde mükemmel bir geçmişe sahip olmasa da romantik ve sahiplenici olabilir. belirli bir standart hoşlandığı kadın tipi ya da erkek tipi yok. ◈ değişken ruh hali olsa da yerine ve mekanına göre davranan bazen ondan beklenmeyecek derecede ciddi ve ağır başlı biri olabilmektedir. ◈ “eğer hayal etmeye cesaretin varsa uygulamaya da cesaretin olmalı” gayesi yüttüğünden çeşitli bilimsel çalışmalar içinde de bulunmakta
İstenilen Ders / Varsa Ek Görev İsteği: iksir/ Gryffindor bina sorumlusu Neden Karakteriniz İçin Uygun Mesleğin ve Alanın Bu Olduğunu Düşünüyorsunuz: çünkü iksirlerin de bir matematiği vardır. Her ne kadar çok bağımsız iki disiplin gibi görülse de ikisi de farklı kapılar açmaktadır. İksir bilimcisi ve bir dükkana sahip olan kadın arkadaşı ile deney yaparken bir iksir patlamasına neden olur ve arkadaşı ölür. Ancak adamın bilmediği birşey vardır oda arkadaşını ruhunun artık başka bir yerde yaşadığı. İçten içe artık iksir ile ilgilenme isteği ağır basar. Arkadaşını dükkanı Mert'e kalır. Zaten iyi olduğu diğer bir alan da bu olduğu için tam olarak ona uygun bir derstir.
Aktiflik Süreniz : hep buralarda artık çoğunlukla geceleri Örnek RP : (Spoiler içinde veriniz)Hist yabancı
Rosélina Lim
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 15
17.01.21 20:10
Karakter Adı-Soyadı: Rosélina Miyoung Lim Karakterin Geçmişi: Yıllarca muggle-born bir cadı olduğunu sanan Rosélina katip bir baba ve pastacı bir annenin büyük çocukları olarak orta halli bir muggle ailesinde büyüdü. Harika bir aileye, harika bir çocukluğa sahipti, Hogwarts'a geldiğinde seçmen şapka ravenclaw ve gryffindor arasında kalmıştı. Fakat Rosélina'nın görünüşünün aksine oldukça cesur bir yüreği vardı. Yıllar boyunca harika bir öğrenci oldu, örnek öğrenci denince akla gelebilecek, oldukça başarılı bir öğrenciydi. Stajyerliğini Profesör Azrael'in yanında KSKS profesörlüğünde yaptı. Stajyerlik yılında gerçek babası ile tanışarak aslında dünyaca tanınan iki safkan aileden gelmiş olduğunu öğrendi. Muggle dünyasında hukuk okumaya başlayan Rosélina'nın asıl hayali KSKS profesörlüğü. Karakterin Kişilik Özellikleri: Oldukça güler yüzlü, iyi kalpli bir kız. Yapacağı her hareketi doğabilecek tüm sonuçları hesaplayarak yapan, görünüşünün aksine oldukça cesur bazen de asiliği tutabilen bir kız. Kitaplara bayılan ve dünyasının büyük bir çoğunu kitapların içindeki dünyalarda geçiren, fakat Hogwarts'ın ona kattığı arkadaşlarıyla eğlenmeyi de bilen bir kız. Biraz çekingen, yakınlarına karşı bilgiç ve bazen ukala. Görücü yeteneğinin getirdiği duygusal ağırlıklar nedeniyle bazen çok kırılgan. İstenilen Ders / Varsa Ek Görev İsteği: Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörlüğü. Neden Karakteriniz İçin Uygun Mesleğin ve Alanın Bu Olduğunu Düşünüyorsunuz: Stajyerliğini bu alanda yaparak Karanlık Sanatlara Karşı Savunma konusunda kendisini kanıtladığını ve bilgisini de taze tuttuğunu düşünüyor. Deneyiminin yanında sahada da başına gelen olaylar sebebiyle düello geçmişine de sahip. Kitaplardan kafa kaldırmayan biri olarak eğitmenliğe ne kadar uygundur bilemem ama Hogwarts'ta profesör olmanın getireceği sosyal izolasyona karşı da deneyimli. KSKS alanının Slytherin ile özdeşlemesine de oldukça karşı. Aktiflik Süreniz : 2-3 saat olabilir... Örnek RP : benim ben güzel rosie'niz.
not: Snape'in rekorunu kırmaya geliyoruz Björn ile plzz
Ören Bayan
Game Master
Ϟ Rp Beğenileri : 0
17.01.21 20:16
Mertcim tatlım rütben verilmiştir.
Cornelius şekerim rütbeyi almaktan vazgeçtin konuştuk seninle. Kontenjan güncellendi.
Björncüğüm yaşın beni bu konuda zora sokuyor. Seninle ayrıca münakaşa edelim bunu bir çözüm yaratalım.
Mirabella Yamashita
Cadı
Ϟ Rp Beğenileri : 2
17.01.21 20:23
Karakter Adı-Soyadı:Mirabella Yamashita Karakterin Geçmişi: Japonya'da doğan Bella, Japon bir anne Yunan bir babanın kızıdır. Ülkesi gereği Mohoutokoro'da eğitim görmüş ancak bu eğitimlerden önce ve eğitimler sırasında da birkaç ufak seyahate katılmıştır. Okuldan mezun olduktan sonra ebeveynlerinin izinden giderek kendini geliştirmek ve yalnızca tek bir alana kısıtlı kalmamak adına kişisel gezilerine ve araştırmalarına başlamıştır. Japonya'daki aile reisliğini devralması için zorla ülkesine sürüklendiği sırada Kongo'da yaşayan kabile büyücülerine kendini kabul ettirmek üzereydi. Amacı elbette yöreye özgü sihirli yaratıklar konusunda kendini geliştirmekti. Ancak bu sırada annesinden geri dönmesini rica yollu emreden bir baykuş alması nedeniyle yarım kaldı eğitimi. Her ne kadar istemese de ülkesine geri dönüp aile reisliğini devralmak zorunda kaldı. Anne ve babasının ömrünü yediği ve sürekli şikayet ettiği 4 yılın ardından bu sefer de İngiltere'ye taşındı. Britanya büyücülük dünyasında geçirdiği üç yılın ardından bildiklerini aktarmak ve genç zihinlere ulaşabilmek amacıyla Hogwarts'a profesör olarak başvurmaya karar verdi. Karakterin Kişilik Özellikleri: Çoğu zaman mantık çerçevesinde hareket ettiğini düşünse de sonrasında kendisinin de fark ettiği üzere duygusal bir yapısı vardır. Bu duygusal yapı ona kafasına koyduğu şeyi gerçekleştirme ve sonuna kadar gidebilmesi açısından çoğu zaman yardımcı olmuştur. Genel olarak keskin gözleriyle ve çoğunluğun fark edemediği ayrıntıları fark etmesiyle övünse de dalgınlığının yarattığı kaza ve sakarlıklara kurban gittiği zamanlar da oldukça boldur. Tılsımlar ve sihirli yaratıklar uzmanlık alanı olabilir ancak iksirler ve bitkiler de bir o kadar büyük bir başarısızlığıdır cadının. Hatta bir keresinde nane yerine bugün bile adını öğrenemediği br otu yiyerek beş saat boyunca domuz formunda kaldığı söylenmektedir. Çabuk aksiyon alır, hızlı karar verir. Bazen bu hızlı kararların büyük sonuçlarıyla baş etmesi gerekebilir. İstenilen Ders / Varsa Ek Görev İsteği: Sihirli Yaratıkların Bakımı Neden Karakteriniz İçin Uygun Mesleğin ve Alanın Bu Olduğunu Düşünüyorsunuz: Yaptığı seyahatler dünyanın birçok yerinden sihirli yaratıkları tanımasını ve bu konuda uzmanlaşmasını sağlamıştır. Aktiflik Süreniz : 4,5 veya 6 saat? Örnek RP :
Spoiler:
Genç cadı büyük bir sıçramayla yerinden kalktığında çevresine anlam veremedi. Gözlerini birkaç kez kırptı, sağa sola baktı ve nerede olduğunu anlamaya çalıştı. ‘Ah, doğru ya Hogwarts’tayım,’ diye düşünüp rahat bir nefes aldı. Rüyasında ne görmüştü ne ara uyuyakalmıştı hiç hatırlamıyordu ancak belli ki oldukça derin bir uykuya düşmüştü. ‘Hogwarts’tayım tabii, hıhı,’ diye düşünerek soluna geri döndü gözlerini kapatıp. Biraz daha kestirebilirdi sanki. Bir yandan da kulağına çalınan yağmur damlaları iyiden iyiye uykusunu getiriyordu yeniden. Bir de konuşan insan sesleri geliyordu sanki arka plandan ama pek de umursamadı bu sesleri. ‘Öğrencilerin sesidir, eğleniyor çocuklarım,’ diye geçirdi içinden dalgınlıkla. Gözleri hala kapalı soluna döndü bu sefer de. Sanki fazla yakından geliyordu çocukların sesi. Neden bu kadar yakından geliyordu ki? ‘Dersliğe doluştuklarında da böyle geliyordu sesleri,’ diye keyifle gülümsedi bu sefer.
Birkaç saniyeliğine kendini uykunun kollarına bırakmıştı ki, aniden yerinden sıçradı. Ders ya! Tabii ya! Bugün dersi vardı. Elini alnına yapıştırdı biraz sertçe. Nasıl da uyuyakalmıştı. Apar topar fırladı yataktan. Önce kıyafetlerini değiştirmek için dolaba koştu, sonra fikrini değiştirip elini yüzünü yıkamaya karar verdi. Telaştan doğan bir kararsızlıkla, yine de hızlı hareketlerle hemen hazırlanıp fırladı odasından dışarı.
Dersliğe girdiğinde, merakla kendisine yönelen gözlere dönüp gülümsedi. ‘Öğleden sonraki dersi de uyuyakalıp kaçırmazsın Bella. Hele de profesörü olduğun dersi,’ diye söylendi kendine bu sırada.
“Öhüm… Günaydın. Ettto, daha doğrusu tünaydın. Birkaç dakika geç kaldım, gerçekten özür dilerim. Biliyorsunuz, okumalar falan… Dalmışım… Yani, okumaya dalmışım.” Yüzünde mahcup bir gülümseme, saçmalamalarının da farkında gergin bir gülümseme yerleştirdi suratına. Eliyle şöyle bir ensesini kaşıdı aynı gerginlikle, sağa sola baktı laflarını toparlamak için. Bugünün dersini çoktan planlamıştı neyse ki, herhangi bir acil durum planına gerek kalmayacaktı.
Toplaşan öğrencilerini bir süre izleyip uykusunu açmaya çalıştı. Yüzünde tutmuş olduğu gülümseme, aslında tamamen esnemesini bastırabilmek adınaydı. Gözleri de birilerini izliyordu ama kimi izlediği hakkında hiç mi hiçbir fikri yoktu Bella’nın. Daha fazla aynı noktada kalmaya devam ederse bu sefer de ayakta uyuyakalma ihtimalinden korkup oturur vaziyette bulunduğu masasından doğruldu. Öğrenciler arasında yürüyerek anlatmaya başladı. “Bugün, size ben öğretmeyeceğim. Sizlerden öğrenmek istiyorum.” Sözlerine birkaç dakikalığına es verdi, öğrencilerin tam olarak neyi kastettiğini düşünmelerini istiyordu.
“Size kibirli bir muggle kralı olan Tantalos’tan bahsetmek istiyorum bugün. Kendisi 12 kudretli Olimpos büyücüsü döneminde yaşamış biriydi ve ne hikmetse Zeus ya da Poseidon gibi büyücüler de ziyadesiyle severdi bu adamı. Hatta sık sık davet ederlermiş sofralarına.” Dolaşarak anlattığı hikayesine burada bir ara verdi cadı, aynı anda adımlarını da durdurmuştu. Sınıfında daha önce pek dikkatini çekmeyen Slytherin’den bir öğrencinin hizasındaydı şu anda. Durup ufak bir gülümseme gönderdi öğrencisine cesaretlendirircesine. Sonra gözleriyle sınıfı taramaya başladı. “Sizce neden anlatıyorum bu hikayeyi sizlere?”
William N. Harker
Tılsım
Ϟ Rp Beğenileri : 16
17.01.21 21:10
Karakterin Adı-Soyadı: William N. Harker Karakterin Geçmişi: Gelişmekte olan aklının daima yaramazlık peşinde olduğu, neşe dolu çocukluk yıllarının ardından yeni ailesini Hogwarts'ta bulan William, atandığı Hufflepuff binasının dışında bulduğu , karakterini derinden etkileyecek ve ömrü boyunca en yakın dostları sayacağı arkadaşları sayesinde hareketli sayılabilecek bir gençlik geçirdi. Mezuniyetinden kısa bir süre sonra
tanıştığı kayıpla acıyı, en sevdiğiyle birleştirdiği hayatla mutluluğu, kızını kucağına ilk aldığında da ölümsüzlüğü keşfetti. Sürekli hayalini kurduğu huzurlu yaşama bir türlü ulaşamadı ve hep bir rüzgarın peşinde sürüklenip durdu.
Karakterinizin Kişilik Özellikleri: William, kendisini ilk defa tanıyan birisi için asla unutulmaz biri olmamıştır; her şeyiyle 'düz adam'dır dikkatli olmayan bakışlar karşısında. Biraz daha derinlemesine tanındığında ise sevdikleri için her şeyi göze alacak, sadık, güvenilir, şefkat dolu bir büyücüdür. Hırs nedir bilmez, entrikayı sevmez, her şeyden önce huzurdur aradığı. Sosyal olarak kendisini zorlayacak durumlar bulunmadığı sürece herkesle iyi anlaşabilir; fakat kolayca gerilir ve kendi kabuğuna kaçmak için fırsat kollar hale gelebilir.
İstenilen Ders / Varsa Ek Görev İsteği: Tılsım Profesörlüğü / Hufflepuff Bina Sorumluluğu
Neden karakteriniz İçin Uygun Alanın Bu Olduğunu Düşünüyorsunuz: Dikkat gücü, odaklanma veya kişisel kontrol William'ın ortaya koyduğu en güçlü meziyetlerdendir. Tılsım gibi odaklanmanın öneminin yüksek olduğu bir büyü dalı bu nedenle onun en çok ilgisini çeken alanlardan olmuştur. Elbette öğrenme açlığını tatmin etme yolunda kişiliği nedeniyle mesafeli kaldığı lanetlerden arta kalan boşluğu tılsım üzerine yaptığı araştırmalarla doldurması da bu yönelimde etkilidir.
Aktiflik Süreniz: Muhtemelen en az haftada 4-5 gün, 2-3 saat aktif olurum.
Örnek RP:
Spoiler:
Asasını doğrulttuğu çerçevenin yavaşça birkaç santim yükselmesini izlerken bıkkınlığını saklamaya çalışıyordu William. "Nasıl Lord'um yeterince iyi mi görüş açınız?" Tüm bu uğraşlar içinde zaten yeterince yorulmamış gibi asasını havada tutmaktan kolu da uyuşmuştu. Tablodaki ak saçlı adamdan gelen cevapla bir oh çekti ve indirdi asasını.
"Ala, ala. Şu an konumum oldukça makul. Gösterdiğiniz özen için size teşekkürlerimi sunuyorum Profesör, bu sayede tecrübelerimden faydalanmak isteyen tüm küçük büyücüler beni görme fırsatını yakalayabilir. "
Asasını cüppesinin cebine bırakırken bu işi sonunda halledebildiği için mutluydu. "Dersime katılmayı kabul ettiğiniz ve tüm organizasyonu düzenlemeyi üstlendiğiniz ben teşekkür ederim." dedi ve alnında biriken terleri silerken arkasında duran hayalete bir göz kırptı gizlice. Dudaklarını birbirine bastırıp kafasını belli belirsiz öne eğerek karşılık verdi adam da. Hiçbir rengi yansıtmayan grimsi saydamlığına rağmen giysileri göz alıcıydı, neredeyse renkleri tahmin bile edilebilirdi. Kafasına iki boğum halinde sardığı ve ucunu omuzlarından bıraktığı türban turuncu olmalıydı, üstünde duran dev tüy de olsa olsa sarı. Üstüne giydiği ipek cüppenin bir zamanlar mavi üstüne dokunmuş rengarenk desenlerle parladığına şüphe yoktu. Dudaklarının üstünden neredeyse kulaklarına kadar uzanan gür bıyıkları da simsiyahtı mutlaka. Bıyıkların altında gizlediği gülümsemeyi tetiklemek ümidiyle takılmaya devam etti William. "Siz ne dersiniz sayın Sharma? Tablonun son yeri sizce nasıl?" Hayalet bir an William'a sitemle kaşlarını çatıp ifadesiz tutmaya çalıştığı bir sesle cevap verdi "Evet, evet tüm sınıfı görüyor çok iyi. Pek saygıdeğer Lord Greenwood'un ışığıyla aydınlanacak öğrenciler gerçekten de çok şanslı." Konuşmasını perdeleyen aksandan mıydı yoksa William'dan daha mı kontrollüydü bilinmez , sesindeki alayı çok ustaca gizlemişti.
"Angad, çok kibarsın muhterem dostum. İkiniz de öyle. Yüzümü kızartacaksınız istirham ediyorum yapmayın böyle." dedi yaşlı lord, fakat görünüşü halinden epey memnun gibiydi. "Hah, bakın talebeler de gelmeye başladı." dedi dikkatleri kapıdan girmekte olan çocuğa yöneltip. "Gününün aydın olmasını dilerim küçüğüm. Söyle lütfen bana adın nedir, hangi binaya mensupsun?"
Karşılaştığı bu beklenmedik manzara ile afallayan zavallı çocuk gözlerini cevap ararcasına öğretmenine çevirdiğinde William gülümseyerek omuz silkti ve sözün onda olduğunu belirmek için elini çocuğa çevirdi.
Lord Greenwood'un sorusunu yanıtlayan ufaklık farkedilir bir rahatlamayla yerine yerleşirken diğer öğrenciler de sınıfı doldurmaya başlamıştı. William sessiz bir gülümsemeyle içeri girenlerin yüzündeki şaşkınlığı izlerken Lord Greenwood her bir öğrenciye tek tek sorular yöneltip öyle yolluyordu yerlerine. Kimisine sadece adı ve binası, kimisine en sevdiği dersi, kimisine iksir bilgisini test edecek küçük sorular soruyordu.
Öğrencilerin yerlerine yerleştiğinden emin olduktan sonra cebinden saatini çıkardı ve kısa bir bakış attıktan sonra yerine geri bıraktı. "Lord'um sanıyorum artık başlayabiliriz." dedi ve neler olduğuna anlam veremeden kendisini izleyen sınıfın önüne geçti. Gözlerden bazıları bir açıklama ümidiyle kendisine dikilmişti, bazıları hala Lord Greenwood'a veya ilginç giyimli hayalete bakıyordu. Bazı öğrenciler de önceki haftalarda orada olmayan, her öğrencinin sandalyesinin yanında birer tane olmak üzere yerleştirilmiş tabloları inceliyordu merakla.
"Farkettiğiniz üzere bu hafta dersimize katılan konuklarımız var. Derse başlamadan önce onları tanıyalım. " dedi ve arkasını dönerek bulunduğu duvarda tüm sınıf üzerinde kurduğu hakimiyetle kabarmış adamı göstererek "Bu beyefendi Lord Alexander Greenwood, kendisi onbeşinci yüzyılda iksir biliminde katedilen başarıların büyük bir kısmı için teşekkür edeceğimiz kişidir." dedikten sonra Lord'un bu övgünün ve öğrencilerin bakışılarının keyfini alması için birkaç saniye bekledi sözlerine devam etmeden önce. "Lord Greenwood bizim de iki ders önce üzerinde konuştuğumuz gibi, iksir ve büyü uygulamalarının gelişimine inanan bir yöneticiydi. Bu nedenle tebaasını hep yeni araştırmalara teşvik etmesiyle bilinir ki aralarında birçok ünlü isim de vardır. Birçok büyük cadı ve büyücü için de Greenwood kalesi adeta ikinci bir ev olmuştur o dönemde." Kendisine hayranlıkla bakan yüzlerin farkında bile değildi Lord şaşırtıcı şekilde, hassas olduğu bu konuya odaklanmış yüzyıllar öncesinin davaları yüzünden öfkeyle homurdanıyordu "Büyü daima ilerlemelidir! En büyük önceliğimiz bu olmalı! O Wharton denen adamın hipogrif tepmiş suratına da söyledim, anlamsız kavgalarla zaman kaybetmemeliyiz dedim! Peki dinledi mi? Tabi ki hayır!" Siniriyle boğuştuğu birkaç saniyenin ardından sınıfa çevirdiği gözleri yalnız olmadığını hatırlayıp büyüdü. Boğazını temizleyip konuştu William'a doğru "Affedin beni genç dostum, bir an sinirime hakim olamadım. Bir beyefendiye yakışmayacak kelimeler aldım ağzıma." Yüzüne tekrar kendini beğenmiş ifadesi yerleşmiş sınıfı süzüyordu tepkilerini ölçmek adına. William hoşgörülü bir gülümsemeyle "Lüzumu yok, öfkeniz haklı bir konuyaydı eminim ki." dedi ve konuşmanın başından beri sessizce bekleyen hayalete doğru yaklaşıp "Az önce de söylediğim gibi Greenwood kalesi birçok büyük isme ev sahipliği yapmıştır. Buradaki bey de kalenin baş iksir uzmanı Angad Sharma. Kendisi dönemin en ünlü isimlerindendir." dedi elini takdim edercesine kaldırıp. Lord'unun aksine adam gerçekten utanmış gibiydi kendisine yönelen ilgi yüzünden, öncekinden de saydamlaştığını düşündü William. "Teşekkürler güzel sözleriniz için Bay Harker. Pek ünlü falan sayılmam aslında." William katılmadığını belli ederek kafasını sallayıp sınıfa döndü "Siz Bay Sharma'nın mütevaziliğine bakmayın. Kendisi gerçekten güçlü bir büyücü ve büyük bir iksir ustasıdır. Hatta bugün burada olmasının esas sebebi, bu derste öğrenceğiniz iksirin mucidinin kendisi olması."
Sınıfta başlayan hafif uğultunun bitmesini beklerken birkaç adım yaklaştı sınıfa doğru. "Bay Sharma lütfen iksirinizi tanıtır mısınız öğrencilere." Utanan hayalet başta gönüllü gözükmese de girdi söze "Bugün öğrenceğiniz karışımın adı buz iksiri, yani Lord Greenwood'un verdiği ismiyle böyle. Ben ona sadece ateş engelleme iksiri diyordum. İçen kişinin alevlerden etkilenmemesini sağlar." Birkaç saniye adamın konuşmasına devam etmesini bekledi, etmeyeceğini farkedince sözü devralacaktı ki Lord Greenwood'un gür sesiyle engellendi "İksirin boğazımdan geçerken bıraktığı içimi donduran hissiyatın üzerine vermiştim bu adı. Gerçekten de harika bir iksirdi, çok yardımı dokundu." dedi bir yandan da kendi söylediklerini onaylarcasına ağır ağır başını sallıyordu.
William da katıldı bu ifadeye "Gerçekten de faydalı bir iksir. Sizden sonra yüzyıllarca da çok faydası dokundu." öğrencilerine hitaben devam etti " Bu sebeple tüm dikkatinizi bu iksiri öğrenmek için kullanmanızı tavsiye ediyorum. İleriki hayatınızda gerekli olur mu bilemem ama yanınızda bulunsa kendinizi daha güvende hissedeceğinize eminim. " Sınıftaki ciddileşmiş havayı lehine kullanarak sürdürdü sözlerini "Bu iksirin yapımında bir takım zorluklar bulunuyor. Daha da önemlisi geçtiğimiz ders gibi yine tehlikeli malzemeler kullanacağız." Bunu söylerken gözleri istemsizce Bayan Everdeen'i arıyordu "Tekrar tehlikeli durumlar yaşamamamız için dikkatli olmamız şart; fakat tek başıma her birinizin başında durmam da mümkün değil." Yüzündeki ciddiyet dağılmış, sesine heyecanlı bir tını yerleşmişti "Bu sebeple sizlere yol göstermesi ve yardımcı olması için önemli bazı misafirlerimiz var bu ders."
Bunları söylerken masalarda bulunan tabloları gösteriyordu. " Bütün bu ayarlamayı yapıp herkesi katılmaya ikna ettiği için Lord Greenwood'a bir teşekkür borçluyuz. Burada gördüğünüz herkes iksir biliminin ustalarıdır." tablolardaki büyücü ve cadılardan bazıları karşılarındaki çocuğa el sallıyordu. "Herkesi tek tek tanıtmak isterdim; ama korkarım o zaman dersin bitiminde hala kazanımıza dokunamamış oluruz. Bu yüzden tanışma işini sizlere bırakıyorum."
Sonraki birkaç dakika zindana gürültü hakimdi. Çeşit çeşit çerçevelerin içinden öğrencilere kendilerini tanıtan, geçmiş başarılarını anlatan, öğütler veren büyücü ve cadılar ile onlara yanıt veren öğrencilerin sesi birbirine karışmıştı.
Artık başlama zamanının geldiğine karar verdiğinde "Pekala, herkes bu haftalık öğretmeniyle tanıştıysa başlayabiliriz. Bay Sharma siz de masaların arasında dolaşırsanız içim biraz daha rahatlar." dedi ve masasının başına geçti.
"Herkes lütfen kazanını bir ölçek su ile doldursun ve ateşi yakmadan önce patlayan mantarını suyun içine atsın." bir öğrencisinin seslendirmeye başladığı sorusunu yarıda kesip "Evet bütün olarak atıyoruz. Fakat lütfen sorularınızı sizinle ilgilenen uzmanımıza yöneltin, bu derslik ben soru yanıtlamayacağım" Suyla doldurduğu ölçeğini kazanına eğerken devam etti "Bu mantarların kurutulmuş olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Emin olun bunların canlı hali ile karşılaşmak istemezsiniz. Biri yanlarına çok yaklaştığında patlarlar ve sonucu ölüme kadar varabilir." Bir zamanlar parlak kırmızı olan şimdi ise rengi kararmış, üzerindeki beyaz noktalar kaskatı olmuş mantarı doldurduğu kazanına attı ve ateşi yaktı. "Ateşi yaktığınızda göreceksiniz ki mantar suyun üstünde kalacak. Yaklaşık iki dakika boyunca iksiri saat yönünde karıştıracağız, ta ki mantar suyun içine batana kadar" dedi bir yandan da kendi kazanını karıştırırken. İlgilenmiyormuş gibi gözükse de sınıfa bakıyordu ara ara. Tablolardaki büyücüler kısık seslerle öğrencilere talimatlar veriyor, çocuklar da bunlara uymaya çalışıyordu. Bay Sharma'nın da az önceki utangaçlığını atıp otoriter bir şekilde masaların arasında süzüldüğünü görünce rahatlamıştı William.
Karıştırdığı kazanındaki mantarın artık yüzmediğini görünce masasının üzerindeki küçük kırmızı şişeyi alıp iksire eklerken tekrar sınıfa seslendi "mantarınız suya batınca olabildiğince hızlı şekilde semender kanını döküyoruz. Şişelerin tamamını tek seferde boşaltıp hemen karıştırmaya başlamalısınız." kendi de kepçesini eline alıp karıştırmaya başladı. "Semender kanı ateş semenderlerinden alınır ve oldukça güçlü bir maddedir. " İksiri karıştıran eli zorlanmaya başlamıştı, güç uygulayarak devam etti "İksiriniz birden yoğunlaşacak şaşırmayın, öyle olması gerekiyor. Hızınızı düşürmeden karıştırmaya devam edin sadece." dedi ve gücü yetmeyip iki elini kullanmaya başlayan çocuklara bakıp gülümsedi. Kendisinin bile alnında terler belirmeye başlamıştı bu katran gibi sıvının içinde kepçesini çevirmeye çalışırken. "Hadi öflemek yok! Birazdan yoğunluğunu kaybedecek"
Birkaç dakika sonrasında zindan mızmızlanan öğrencilerin sesleriyle dolmuştu ve tablolardan onlara destek veren, devam etmelerini söyleyen motivasyon cümleleriyle. Kendi kolu da epey yorulmuş olan William kazanındaki sıvının üstünde kabarcıklar oluştuğunu görünce içten içe sevindi "İksiriniz fokurdamaya başladıysa karıştırmayı bırakıp son malzemeyi ekleyebilirsiniz." İçinde sarı bir toz bulunan şişeyi en altından tutarak aldı "Siğilkabuğu tozu!" dedi takdim edercesine. Öğrencilerden gelen tiksinti dolu yorumlara aldırmayıp devam etti: "Derinizin kararmasını istemiyorsanız herhangi bir yerinize değmemesine dikkat edin." Tozu kazanına döktüğü an fokurdaması durmuş, rengi kırmızıdan yeşile dönmüştü. Bir süredir sessizce dersi gözlemleyen Lord'un sesi duyuldu: "Hizmetkarlarımdan biri bunun kokusunu merak etmişti. Ah zavallı kız! O simsiyah kurumuş burunla evlenecek kimseyi bulamadı haliyle." Öğrencilerin de benzer bir şey yapmadığından emin olmak için dikkatli gözlerle sınıfı izleyen hayalet de hizmetçiyi hatırlamış olacak ki yüzünü buruşturup üzüntüyle kafasını salladı.
Bu üzücü hikayeye yorum yapmamayı tercih eden William iksirinin renginin yavaş yavaş maviye doğru döndüğünü farketti ve tekrar sınıfa seslendi "Bu noktada iş gözlerinize düşüyor. Karıştırmanıza veya başka bir şey yapmanıza gerek yok. İksirin tamamlandığını gösteren tek etken ne yazık ki renginin tonu. Neyse ki yanınızda yardım edecek birileri var, gözlerinizi dört açın ve rehberiniz söylediğinde ateşi söndürmeye hazır olun. Tabi iksiri bir gün tekrar yapmak istiyorsanız mavinin hangi tonunda tamamlandığını da aklınıza yazın." Bir yandan da kendi kazanına diktiği gözleriyle dikkatle renk değişimini izliyordu. Doğru rengi gördüğü gibi asasını ateşe doğrultup söndürdü. Artık sadece soğumasını beklemek kalmıştı.
Kazanının başından ayrılıp sınıfa göz gezdirdi. Tahmin ettiği üzere herkes başarılı olamamıştı ama çaba gösterdiklerini görmek mutlu ediyordu William'ı. Tüm ateşlerin söndüğünü görünce artık klasikleşmiş sözlerini tekrarladı "Yaptığı iksiri sunmak isteyen herkes şişeleyip masamın üzerine bırakabilir. İşi biten eşyalarını temizledikten sonra çıkabilir. Haftaya görüşmek üzere." Biraz durup ekledi " Misafirlerimize de teşekkür edip, sizinle ilgilenen kişiyi tablosunun bulunduğu yere kadar götürme nezaketini gösterirsiniz umarım."
Masasının üzeri şişelerle dolarken o da kendi iksirini boşaltıp çantasına kaldırdı, tekrar yanlışlıkla içmezse bu sefer kesin olarak kendi stoğuna gidecekti bu iksir. Kazanını temizlerken Lord Greenwood ve diğerleriyle sınıfının durumunu değerlendiriyordu. Pek sevimli çocuklar, çok da yetenekliler. Eminim hepsi büyük işler başarır." dedi yaşlı lord. "Haklısınız Lord'um, Hogwarts öğrenci almadan onca yıl bekledi, ama dönüşü gerçekten harika olacak gibi." diye onayladı Bay Sharma. Diğer iksir ustaları da ilgilendikleri öğrenciler ile ilgili izlenimlerini belirtirken dikkatle dinledi William her birinin söylediklerini.
Tüm temizliği bitirmişti ve artık zindandan çıkabilirdi, ama dersin başında hevesle taşıdığı onlarca tablonun ve iksirini karıştırmak için harcadığı enerjinin üzerine güçten düşmüştü ve Lord Greenwood'un devasa çerçevesini taşımak gözünde büyüyordu. Ne yazık ki Lord büyüyle uçurulmayı reddetmiş ve sadece güvenli şekilde elde taşınırsa zindana gelmeyi şart koşmuştu. Umutsuzca ne yapacağını düşünürken birden yüzü aydınlandı ve "Sayın Lord'um kollarım o kadar yorgun ki sizi geri taşımaya kalkarsam o ihtişamlı portrenize zarar vermekten korkuyorum. Hemen sizinle ilgilenmesi için daha güvenli bir çift kol bulup göndereceğim." deyip çantasını aldığı gibi cevap beklemeden kendisini dışarı attı.
Carmenta
Game Master
Ϟ Rp Beğenileri : 1
17.01.21 22:56
Björn ve Rose ile konuşuldu ve rütbelerinin 'Asistan Profesör' olmasına karar kılındı. William ve Mirabella da onaylandılar. Kısa sürede rütbeleri veriyorum.
Tiffany Y. Seo
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 6
17.01.21 22:59
Karakter Adı-Soyadı: Tiffany Yeaji Seo Karakterin Geçmişi: kodu patlamış mükemmel lejantım burada. Karakterin Kişilik Özellikleri: Tiffany ilk bakışta soğuk görünse de oldukça sıcakkanlı bir kızdır. Sevdiği kişiler konusunda oldukça açık elli, fedakar, sevecendir. Zeki, sessiz sakin, son derece naif olan cadının damarına bastığınızda içinden bambaşka biri çıkabilir. Çünkü cadı yarım kan gumihodur. Dünya üzerindeki son gumiho. Meraklıdır, araştırmayı öğrenmeyi çok sever. Bilgi çok önemlidir, kitap okumaya bayılır, tam bir kitap kurdu. Pek konuşkan değildir. Duygularını okumak kolay değildir. Her şeyi içinde yaşamayı tercih eder. Kalabalıklardan hoşlanmaz, kendi başına kalıp kendisini dinlemeyi sever. İnsan içinde olmaktan hoşlanmadığı için insanlardan mümkün olduğunca uzak durur. Tensel temastan hoşlanmaz.
Oldukça ağır başlıdır. Soğuk görüntüsünün aksine çok hareketli, şakacı ve güler yüzlüdür. Tabii bunu görebilmek için onun kalın duvarlarını geçmiş olmanız gerekir. Kendi hayatı için belli kuralları vardır ve bu kuralların yok sayılmasını, uyulmamasını veya aşılmasını hiç sevmez. Yukarıda okuduğunuz olumlu özelliklerin neredeyse hepsini sadece hayatına kabul ettiği insanlara gösterir. Hayatında yeriniz yoksa ve size gülümsediğini görüyorsanız bir miktar korkmanızı öneririz. Zira o gülümseme hemen sönecek ve size ruhen veya fiziksel bir zarar gelebilecektir. İstenilen Ders / Varsa Ek Görev İsteği: Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörlüğü / Boştaysa Ravenclaw Bina Sorumluluğu. Neden Karakteriniz İçin Uygun Mesleğin ve Alanın Bu Olduğunu Düşünüyorsunuz: Pratik olarak oldukça hakim olduğu bir alan. Yarım kanlığına rağmen oldukça yetenekli bir cadı. Hem Asya hem de Avrupa büyüce şurasına hakim. Peşinde dolanan avcılar sebebiyle savunma sanatlarında oldukça deneyimli... (Genel kurgu olarak da Hogwarts'ın oldukça korunaklı olması ve artık bir yerde yaşamak istiyor olması da etkili.) Aktiflik Süreniz : 2-3 saat olabilir... Örnek RP : this is me, rosieee <3
Carmenta
Game Master
Ϟ Rp Beğenileri : 1
17.01.21 23:06
Ravenclaw maalesef dolu; ancak KSKS'yi veriyoruz efendim.
Anasayfa 
