Bellatores
Döneminin Baş Seherbazı, Ezekiel Harris tarafından kurulan örgütün anlamı Adaletin Savaşçılarıdır. Resmi olarak 1970 yılında kurulan ve kendisine bu ismi veren grup, aslında 1960 yılından beri gizliden gizliye varlığını sürdürmektedir.
Bu topluluk, tek bir amaç için kurulmuştur; adalet. Sihir bakanı Austin Hudson’ın adaletsizce sürdürdüğü 35 yıllık hükümdarlığa ve insanların inatla yok saydığı diktatörlüğe dur demek için, özgürlükçü ve yenilikçi bireylerin bir araya toplanmasıyla oluşmuştur. # Devamı İçin TIKLAYINIZ!
Scuta
Ingemar Byström tarafından ‘Düzenin Kalkanı’ adı altında kurulmuşlardır. 1970 yılında, Bellatores gibi güçlü bir örgütün ortaya çıkışı ile, birnevi mecburiyet sebebiyle savunma gücü olarak ortaya çıkmıştır.
İlk kuruluş amaçları düzeni (Bu vesileyle aslıda Sihir Bakanı ve bakanın inançlarını) korumak olsa dahi, çoğu üyenin katılım amacı doğrultusunda daha nebze Bellatores’u ortadan kaldırmak şeklinde amaç kayması oluşmuştur. Buna rağmen liderleri Byström, bu amacı reddederek tüm isteklerinin halk tarafından demokratik yollarla beş kere seçilmiş olan bakanı ve bununla beraber düzeni korumak olduğunu birçok kez belirtmiş, belirtmeye devam etmektedir. # Devamı İçin TIKLAYINIZ!
KARAKTER DEĞİŞİM ARACI
♣ Karakter Değiştir ♣
K.Adı:
Şifre:

HOGWARTS: AÇIK!
TARİH: ŞUBAT 1976

Paylaş
 

 Yakına Esen Rüzgar

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Rosélina Lim
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 15

Rosélina Lim
K.S.K.S


Yakına Esen RüzgarTarih: 20 Ağustos 1972
Konu: Rosélina'nın, Steven ve kendisi hakkında gördüğü görüleri ve yeteneğini genç büyücüye açıklaması.
Kişiler: Rosélina Lim & Steven Kim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t4230-roselina-lim#63113
Rosélina Lim
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 15

Rosélina Lim
K.S.K.S
Steven ile buluşma saati yaklaştıkça genç cadı daha çok gerilmeye başlamıştı. Görücü olduğunu söylediğinde ne tepki vereceğini, anlatacağı tüm görülerine inanıp inanmayacağını merak ediyordu. Odasından çıkıp merdivenleri yavaş yavaş indi. "Ben çıkıyorum!" diye seslendi mutfağa doğru. Annesine her şeyi anlatmıştı bu yüzden nereye gideceğini biliyordu. Bu yüzden içi rahat bir şekilde kapıya yönelmişti ki babası "Nereye tatlım?" dedi. "Steven'a söylemem gereken önemli bir şey var. O yüzden onunla buluşacağım." diye yanıt verdi genç cadı. Babasının tek kaşı kalmıştı, tam bir şey söyleyecekti ki Rosélina adamın yanağından öpüp "Acelem var, akşama görüşürüz." diyerek kapıdan hızla çıktı. Akşama babasına iyi bir açıklama yapması gerekecekti ama şimdi bunu düşünecek vakti yoktu.

Geçen günlerde Bayan Mainley ile buluştuğu kafeye geldiğinde yine içeriyi kolaçan etti. Steven henüz gelmemişti. Yavaşça ağır kapıyı iterek açtı. İçeri girip geçen gün oturduğu masayı boş görünce oraya yöneldi. Aynı garson vardı ve genç cadıyı görünce gülümseyip selamladı. Rosélina da Kore usulu başıyla selamlayıp masaya oturdu. Yine limonata siparişi verdi ve genç adamı beklemeye başladı. Bayan Mainley'i beklerken kitap okumuştu, belki yine düşüncelerini dağıtabilir diye düşünerek çantasından kitabını çıkardı. Arada başını kaldırıp kapıyı kontrol ediyordu. Başını kaldırdığı o kısa zamanda hemen Steven'a nasıl söyleyeceği konusunda bir sürü düşünce doluşuyordu zihnine. Hepsini geri itip sohbetlerine göre doğaçlama söze girmeye karar verdi. İçi biraz daha rahatlarken kitabına döndü.

Rosélina, limonatasını içip kitabını okumaya devam ederken kafenin kapısına takılı olan minik çan tıkırdadı. Hızlı bir refleks ile kapıya bakan genç cadı, Steven'ın ona doğru gelmesi ile ellini kaldırıp salladı. Yine düşünceler doluşmuştu zihnine. Daha selamlaşmadan huzursuzluğunu hissettirmek istemediği için gülümsemeye çalıştı "Selam Steven." dedi. "Nasılsın?" diye ekledi. Önündeki kitabı kapatıp limonatasının yanına koyarken kitabın Steven'ın hediye ettiği kitap olduğunu yeni fark etmişti. Biraz utanarak kitabı masadaki çiçeğe doğru ittirdi. Limonatasından bir yudum alıp gülümsedi.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t4230-roselina-lim#63113
Steven Kim
St. Mungo Şifacı
Ϟ Rp Beğenileri : 23

Steven Kim
St. Mungo Şifacı
Henüz İngiltere'ye ayak basmış olmanın yorgunluğunu atamadan Rosélina ile olan buluşması için hazırlanmakla meşguldü. Kore'den İngiltere'ye 2 gün süren deniz yolculuğu ile gelmişti. Daha bavulunu açıp yerleştirmeden geceyi uyuyarak geçirmiş, öğlen vaktinde kalkıp buluşmaya gitmeden önce annesinin hazırladığı kahvaltıyla karnını doyurmuştu. Kore yemekleri ve İngiliz yemekleri arasındaki fark çok büyük olsa da her iki kültürün yemekleri de güzeldi. İngiltere'nin patatesi varken, Kore'nin daha doğrusu bütün Asya Kıtası'nın princi vardı. Bu iki hammadde kullanılarak yapılan yüzlerce çeşit yemek vardı. Annesiyle uzaklarda geçirdiği maceraları hakkında kısa bir sohbet ettiler. Yolun bu kadar uzak olması ve ilgilenmesi gereken işlerinin olması, biricik oğluyla seyahat etmesini engelliyordu. Bu konu hakkında her seferinde söylenirdi ve annesini teselli etmek Steven'a kalırdı. Önceden bu görevi babası üstlenirdi, yine aynı nedenden Steven babasıyla birlikte geçirirdi tatilini. Kahvaltısı bittikten sonra annesine biriyle buluşması gerektiğini söyledikten sonra aceleci tavırlarla evden çıktı. Cisimlenerek gidecek ama annesiyle ettiği küçük sohbet geç kalmasına neden olmuştu.

Saat 13:15 civarlarında cisimlendiği, muggle olmayan güvenli bir sokağın sonunda olması gerekiyordu buluşacakları kafenin. Bir anda belirdiği sokak başında önce etrafına bakındı, sonrada bildiği yöne doğru yürümeye başladı. Tahmin ettiği gibi tabelasında ' Aliana & Bernetta Kafe ' yazan mekanın önüne gelince durdu. Küçük ama buluşmalar için oldukça ideal bir yerdi. Tek kişilik kapının kolundan tutup içeri doğru ittirdiğinde, kulağına gelen tanıdık çan sesinin içeridekilere yeni bir müşterinin geldiğini haber verdiğini biliyordu. Çalışan görevlinin güler yüzüne başıyla selam vererek karşılık verdikten sonra gözleri küçük mekanı dolduran masa ve sandalyelerde gezindi. Cama yakın, dışarıyı iyi gören bir köşede tanıdık simayı gördü. Roselina'nın da ona doğru baktığını görebiliyordu. Kız ona el sallıyordu. Birkaç adım attıktan  sonra, masanın boştaki sandalyesine kuruldu Steven. "Selam Steven. Nasılsın?" kız onu selamlarken gelen garsona döndü ilk olarak "Bende bir limonata alayım. Ona da yeni bir tane daha getir misiniz lütfen?" diyerek siparişini verdi sonra genç kıza dönerek "İyiyim ama biraz geç kaldım. Annem, çok özlediği oğlunun yaşadığı maceraları dinlemeden bırakmadı." dedi mahçup bir gülümseme ile. Bu sırada kenara ittiği kitabı fark etti. Okuması hoşuna gitmişti. "Yolculuğun nasıl geçti?" diye sordu Roselina. Steven kızın direkt konuya girmesini beklemiyordu tabi ama yüz ifadesindeki huzursuzluk fark edilebiliyordu. Steven vakit geçirdiği insanların ifadelerini okumakta çoğu kişiden daha iyiydi. Bu özelliğini seviyordu. "Deniz yolculuğunun pekte hayranı sayılmam. İki gün sürdü, bir dahaya tren kullanmayı düşünüyorum. Böylece birkaç ülke daha görmüş olurum. " bu konu hakkında ciddi düşünüyordu, yolculuk süresi uzasa da manzara değişikliği iyi bir fikirdi. "Peki ya seninki nasıldı?" sordu karşılık olarak. "Senden mektup beklemiyordum doğrusu görünce hem şaşırdım hem sevindim." diye de ekledi. Aklından geçenleri içinde tutamama gibi bir özelliği de vardı. Bazen bela bazen işine yarayan bir özellik oluyordu. Masaya koyulan iki bardaktan birisini önüne çekip bir yudum aldı. Susamıştı doğrusu.  

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t5681-steven-kim-lejant
Rosélina Lim
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 15

Rosélina Lim
K.S.K.S
Rosélina, mektubu ile mutlu olduğunu duyunca bir miktar mutlu olmuştu. Bu mutluluğu yüzüne yayılan gülümseme ile gösterebilirdi ama huzursuzluğu buna engel oluyordu. Yeni limonatasından bir yudum alırken genç adama baktı. Lafa nasıl başlayacağını bilemiyordu ama karşısındaki genç de meraklı gözlerini, kızın gözlerine dikmişti. Onu daha fazla bekletemeyeceğinin farkındaydı genç cadı. Rosélina gözlerini kaçırarak söze başladı. Mugglelarında geldiği bir kafede olduklarından sandalyesini biraz daha masaya yanaştırıp sesini alçalttı. "Neden böyle bir mektup atıp görüşmek istediğimi merak ediyor olmalısın. Aslında nasıl başlayacağımı bilemiyorum." dedi. Tekrar gence dönerken "Söyleyeceklerime inanman için benim için gerçekten önemli bir şeyi sana açıklamam gerek. Neyse ki sırrımı saklayacağın konusunda bir kuşkum yok." diye ekledi. Genç adam merakla yerinde kıpırdanırken Rosélina gencin gözlerine baktı. "Yine de sormam gerek. Sırrımı kimseye söylemezsin değil mi? Büyükbabana hatta sevgiline bile söyleyemezsin. Bu benim için çok önemli bir konu. Bilen nadir insanlardan olacaksın." dedi. Steven'a güveniyordu ama tanıştıkları günden beri fark ettiği bir şey vardı ki düşüncelerini fark etmeden de olsa sesli söyleyebiliyordu. Yeteneğinin ortaya çıkmasının sorun olup olmadığından emin olamadığı için umarım böyle bir kazaya kurban gitmem diye düşündü.

Genç adam başını sallayarak onaylayınca Rosélina yerinde kıpırdandı. "Şey..." dedi. "Hani Hindistan'a düştüğümüz zaman oradan hemen gitmemiz gerektiğini söylemiştim. Sonra orasının Hindistan olduğunu da bilmiştim. Belki sen deli olduğumu ya da tesadüfi olarak bildiğimi düşünüyor olabilirsin. Aslında bunlar tesadüf falan değildi." diye ekledi. Karşısındaki genç büyücünün kaşları kalkmıştı. "Ne demek biliyordun?" demişti genç adam. "Aslında ağaçta patlayacak o kurşunu da biliyordum. Bu yüzden daha onlar ateş etmeden silahsızlandırma büyüsü yapmıştım. Yani bu demek oluyor ki av tüfeğini de biliyordum. Bunları o an söyleyemediğim için çok özür dilerim. İçimde tutmama bencillik de diyebilirsin korkaklık da. Ama... Söyleyebileceğim bir şey olduğundan ve hatta doğru çıkacaklarından emin değildim." Steven'ın kaşları daha da çatılırken duraksadı Rosélina. Derin bir nefes alıp sözcükleri döktü dudaklarından. "Ben bir görücüyüm, Steven." Genç adamın yüzünde beliren ifadeyi adlandıramayan genç kız devam etti. "Aslında ben o gün, orada çok nadir bir şey yaşadım. Normalde bu kadar yakın bir geleceği görmek çok nadirdir. Ama ben bunu gördüm ve gitmemiz gerektiğini söyledim. Küçükken babamın kalp krizini ve annemin erken doğum yapacağını da haber vermiştim ama aylar önce görmüştüm o görüleri." dedi. Limonatasından uzun bir yudum alarak alışkın olmadığı kadar çok konuşmasının ve stresin bıraktığı susuzluğu giderdi. Steven'ın ne tepki vereceğini merak ediyordu. Kendinde daha fazla konuşacak güç bulamayıp bekledi. Bu sırada genç büyücü duyduklarını tartıyor gibiydi.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t4230-roselina-lim#63113
Steven Kim
St. Mungo Şifacı
Ϟ Rp Beğenileri : 23

Steven Kim
St. Mungo Şifacı
Steven kız buluşup önemli bir konu hakkında görüşmek istediğini söylediğinde aklına akademik yada ailevi konular gelmişti. Kızın takındığı ciddi ifade ve konuşmaya başladıktan sonra bir 'sır' söylemek üzere olduğunu anlatan cümleleri Steven'ı hem germiş hemde huzursuz etmişti. 'Sırlar...İnsanlar neden sırlarını söylemek için beni seçiyor?' diye hayıflandı içinden. Önce Lilith'in ölümcül sırları, sonra ihtiyaç odasında yapmak zorunda kaldığı bozulmaz yemin... Merlin aşkına kim 16 yaşında bozulmaz yemin yapmayı öğrenip bunu uygulamaya geçirme şansına sahip ki ? Ama Rosélina gibi bir kızın ne gibi bir sırra sahip olabileceğini de merak etmişti. Dışarıdan gayet sakin, zeki ve pek arkadaş canlısı gözükmese de iyi ilişkiler kurabilen bir kız olarak görünüyordu. Tabi kimse göründüğü gibi değildi.

Ravi kıza "Bana güvenebilirsin tabi ki." derken başını sallıyordu. Ama daha sonra kızın ağzından dökülen cümleler hayrete düşürecek kadar inanılmaz olacaktı. Hindistan macerasının onun için tesadüf olmadığını ve bir şekilde önceden Hindistan'a gideceklerini bildiğini söyledi. Steven'ın aklı karışmıştı. Duyduklarını anlamaya çalışırken "Ne demek biliyordun?" sorusu döküldü dudaklarından haklı olarak. Ama cadı sanki birazdan söyleyeceği asıl olay için kanıtlar sunuyormuş gibi o macerada yaşananlar hakkında konuşmaya devam etti. Tüfeklerin ateş almasını, adamları, Hindistan'ı bildiğini anlatıyordu cadı, Steven onu hayretler içerisinde dinlerken. Özür diliyordu kız ama bunları şuan söylemenin ne gibi bir amacı vardı kestiremiyordu Steven. Bile bile kendisini ölüme sürüklemezdi kimse. Zihninde yankılanan itirazları susturup sabırla dinlemeye devam edecekti. "Ben bir görücüyüm, Steven." işte bu cümle çoğu soruya cevap olmuştu aslında. Demek ki bu nadir ve inanılmaz yeteneğe sahipti Rosélina. "Aslında ben o gün, orada çok nadir bir şey yaşadım. Normalde bu kadar yakın bir geleceği görmek çok nadirdir. Ama ben bunu gördüm ve gitmemiz gerektiğini söyledim. Küçükken babamın kalp krizini ve annemin erken doğum yapacağını da haber vermiştim ama aylar önce görmüştüm o görüleri." kız konuşmasını bitirdikten sonra limonatasından bir yudum aldı. Steven aslında anlamıştı bir gariplik olduğunu, genç cadının hareketlerinde ki tereddüt birçok kez dikkatini çekmişti. Ayrıca bir görücü ile ilk defa karşılaşıyordu. Gerginliği gitmişti ama merakı olduğu gibi duruyordu yerinde. "Vay canına..." kıza aşırı bir tepki vererek üzmek yada pişman etmek istemiyordu. "Beni gerçekten şaşırttın. Yani harika bir yeteneğin var." ne diyeceğini bilemiyordu aslında, yanlış bir cümle kurmamaya çalışıyordu. "Bu yeteneğin aileden geldiğini okumuştum çok önce. Peki nasıl hissediyorsun? Yani senin için zor mu ?" saçmalamadığını umarak sordu kıza aklından geçenleri. Kız ona çok önemli bir sırrını paylaşmıştı ve Steven bu sırrın ağırlığı altında hissetmişti kendini.

 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t5681-steven-kim-lejant
Rosélina Lim
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 15

Rosélina Lim
K.S.K.S

"Beni gerçekten şaşırttın. Yani harika bir yeteneğin var. Bu yeteneğin aileden geldiğini okumuştum çok önce. Peki nasıl hissediyorsun? Yani senin için zor mu ?" Gencin ardı ardına sıraladığı soruları limonatasından bir yudum daha alırken düşündü. Bardağı masaya bırakırken "Aslında tam harika bir yetenek değil. Bir çok zorluğu var ve aynı zamanda her zaman geleceği görmek iyi bir şey olmuyor." dedi. Onu dikkatle dinleyen gence gülümseyip "Muggle bir aileden geliyorum ve soyumda hiç büyü gücüne sahip biri yok. Yani ilk cadı da görücü de benim. Yani bundan sonraki soyumda çıkabilir ama ilk sahip olan benim." dedi. Kuruyan dudaklarına limonatayı bir kez daha değdirdi. "Nasıl hissettiğim konusu ise, orası biraz karışık aslında. Görüler sırasındaki hislerimi tarif edemiyorum çünkü ben bile anlamlandıramıyorum. Çok değişik bir şey bu. Ama yeteneğim hakkında düşününce özel hissettiğim oluyor, özellikle de görülerim doğru çıkıp kötü şeylerin engellenmesini sağladığımda. Ama cadı olduğumu öğrenince de özel hissetmiştim. Bir muggle için bunların hepsi özel aslında. Ve benim için zor mu? Aslında zor. Çünkü geceleri rahat uyuyabilmem için bir tılsım kullanıyorum. Eğer kullanmazsam rüyalarıma bir çok görü akın ediyor ve bütün gecem zehir oluyor. Ve bu zorluklarından sadece bir tanesi." diye ekledi. Uzun zamandır konuşmadığı kadar çok konuşmuştu genç cadı. Genç adam ise gerçekten ilgilenmiş gibiydi. Dikkatle dinliyor arada limonatasından bir yudum alıyordu. Kendisi hakkında konuşması bitince Rosélina bir kez daha gözlerini kaçırdı. Ona yeteneğini açıklayıp tuhaf biri olmadığını kanıtlamanın verdiği rahatlık yine huzursuzluğa dönüşmüştü.

Yerinde kıpırdanıp bitmek üzere olan limonatanın sonunu içti. Genç adam cadının huzursuzluğunu fark etmiş olmalıydı ki dikkatle süzdü kızı. "Sanırım asıl huzursuzluğunun nedenini daha öğrenemedim?" dedi sorarcasına. Genç kız başını salladı ve "Görücü olduğumu söylemek zordu ama şimdi söyleyeceklerime inanman için gerekliydi. Sanırım böylelikle hakkımdaki düşüncelerin de biraz değişmiştir. Tuhaf biri olduğumu düşünmüyorsundur artık değil mi?" dedi. Biten limonatanın bardağına bakarak "Her görü doğru çıkacak diye bir şey yoktur. Ama bu görülerimi sana söylemem gerektiğini düşündüm, doğru çıksın ya da çıkmasın." Gözlerini genç adama dikti ve "İkimiz hakkında olabilecek bir şeyler gördüm Steven." diye ekledi. 

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t4230-roselina-lim#63113
Steven Kim
St. Mungo Şifacı
Ϟ Rp Beğenileri : 23

Steven Kim
St. Mungo Şifacı
Steven Rosélina sahip olduğu nadir yeteneği hakkında konuşurken aklına gelen tüm soruların cevabını öğrebiyordu. Akademik açıdan getirileri bir yana dursun, görücü bir arkadaşa sahip olmak muzzam bir şey gibi gelmişti Steven için. Nedense özel hissetmişti. Ailesinin muhtemel ilk görücüsüydü ve bundan sonra çocuklarına, torunlarına ve yine onların çocuklarına bahşedilebilirdi bu harika yetenek.Tabi her harika şeyin yanında getirdiği olumsuzluklar da olacaktı. Genç cadı, yaşadığı birkaç tecrübesine dayanarak, hissettiklerini anlatırken bu yeteneği kullandıktan sonra bile etkisinin sürdüğünden bahsediyordu. Yolun daha başındayken, biraz baş ağrısı yada birkaç uykusuz gece atlatılabilirdi ama bu işte ustalaştıkça neler yaşayacağı meçhuldü. Steven kızın üstlendiği sorumluluklarını ve mutluluğunu sezmişti bakışlarında. Anlatırken belli ediyordu kendini huzursuzluk. Steven, "Sanırım asıl huzursuzluğunun nedenini daha öğrenemedim?" diye sordu bu yüzden. İçtiği limonatısını bitirmek için tepesine diktiği ekşi tatla birlikte yüzüne yayılan buruk ifadeye engel olamadı. Ekşi tatlarla pek arası yoktu. Daha sonra kızın konuşmasına dikkat kesildi yeniden. Asıl konuya şimdi değinecekti. Yoksa görücü olmak ne gibi bir huzursuzluk yaratabilirdi ki ?
"Her görü doğru çıkacak diye bir şey yoktur. Ama bu görülerimi sana söylemem gerektiğini düşündüm, doğru çıksın ya da çıkmasın. İkimiz hakkında olabilecek bir şeyler gördüm Steven." kızın son söyledikleriyle, bakışlarına yansıyan huzursuzluk kırıntılarını anlamıştı sonunda. Aynı huzursuzluk onu dinleyen genç büyücünün içinde de filizlenmeye başlamıştı. Gördüğü şeylerin pek hayra alamet olmadığına dair bir his doğdu içinde. "İkimiz hakkında mı?" aralarında ki bağın devam edeceği haberiydi bu sanki ama hangi yönde olacağı pek açık değildi "Umarım bende öğrenebilirim her ne gördüysen ? Çünkü meraktan ölmek üzereyim." alaycı bir şekilde konuşsa da endişelenmişti. Kızın söyleyeceklerini deli gibi merak ediyordu.
   
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t5681-steven-kim-lejant
Rosélina Lim
K.S.K.S
Ϟ Rp Beğenileri : 15

Rosélina Lim
K.S.K.S
Karşısındaki gencin meraklandığı bir yandan da endişelendiği belliydi. Genç kız genci daha fazla merakta bırakmamak için konuşmaya başladı. "Seninle buluşup kitap aldığımız günden beri parça parça bir şeyler görüyorum. Tüm bu parçaları birleştirebildiğim gibi de sana mektup gönderdim." dedi. Genç adam başını sallarken kız devam etti. "Steven, sanırım Hindistan'da olanlar yüzünden yargılanacağız. Yani gördüklerimden çıkardığım şey bu. Tokmağı düz zemine çarptığını gördüm, salondaki amfi sıraları ve ortada duran sandalyeyi gördüm." dedi genç cadı. Büyücünün endişeleri artmış gibiydi. Olduğu yerde kıpırdanıp bir şeyler mırıldandı.

İki genç yapabilecekleri bir şey olup olmadığını, nasıl sorunsuz atlatabileceklerini ve bu olayın ne zaman gerçekleşebileceği konusunda düşünmeye çalışıyordu. Ama ikisine de yayılan bu büyük huzursuzluk bir sonuca ulaşmalarını engelliyordu. Rosélina, genç büyücüye tam bir şey diyeceği sırada kapının çanını duyması ile gözü oraya kaydı. Kapıdan içeri giren uzun boylu, iri yarı ve takım elbiseli adam birini arıyor gibiydi. Genç cadı onun seherbaz olduğunu düşündü. Sonra paranoyaklaşmaya başladığını düşünerek bu düşünceden vazgeçti. Tam bakışlarını genç adama çeviriyordu ki takım elbiseli adam ile göz göze geldi. Korktukları başlarına geliyordu. Takım elbiseli adam yavaş adımlarla gençlere doğru geliyordu. Rosélina'nın endişelendiğini fark etmiş olmalı ki Steven da kızın baktığı yöne döndü. Çok sürmedi bakması. Genç kıza dönüp "Sanırım beklediğimizden çabuk oldu." dedi. Kız cevap veremeden seherbaz yanı başlarına gelmişti. 

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t4230-roselina-lim#63113
Hugo Underwood
Seherbaz
Ϟ Rp Beğenileri : 14

Hugo Underwood
Seherbaz

Hugo verilen bu ayak işinden hiç hoşnut değildi. Normalde çaylakların yapacağı bu işi niye ona verdikleri hakkında hiçbir fikri yoktu. İsteksizce yola koyuldu. Yapması gereken şey muggleların yanında büyü yaptıkları tespit edilen iki genci sorgulanmak için götürmekti. İki gençten biri 17 yaşında olduğu için okul dışında büyü yapabilirdi, ama diğeri 15 yaşındaydı. Üstelik ikisi de muggleların yanında büyü yapmışlardı. Hugo iki gencin mantıklı bir açıklaması olduğunu umarak adrese gidiyordu. Eğer geçerli bir sebepleri varsa küçük bir ceza ile kurtulabilirlerdi bu işte. Elinde tek bir adres olduğu için mutluydu çünkü ikisi içinde tek tek gezmek istemiyordu.

Muggleların çoğunlukta olduğu bir kafeye geldiğinde kapıyı ittirerek açtı. Kapının çanları müşteri geldiğini duyururken Hugo gençleri aramaya başladı. 15 yaşında bir cadı ve 17 yaşında bir büyücü arıyordu, ikisi de yarı Asyalıydı. Masaları tek tek incelediği sırada cama yakın bir masada Asyalı genç bir kızla göz göze geldi. Kız bakışlarını tam arkadaşına çevirirken Hugo ile göz göze gelmişti. Hugo ikiliye kısaca bakıp onların aradıkları olduğuna karar verdi. İki gencinde seherbaza endişeli bir şekilde bakması kararını onaylamıştı. Gençlerin oturduğu masaya bir sandalye çekip aralarına oturdu. "Steven Kim ve Rosélina Lim." dedi. "Değil mi?" diye ekledi ikisine de birer kez bakarken. "Gençler, bunu söylemek istemezdim ama bakanlığa gitmeliyiz." dedi ardından. Kızın kitabını tutan parmaklarının eklemleri bembeyaz kesilmişti. Hugo gülümseyip baktı kıza. Bu yaşta böyle bir cümle duymak elbette ki korkuturdu insanı. İki gencinde korktuğu ve endişelendiği belliydi. Hugo sandalyeden kalkıp "Eğer mantıklı bir açıklamanız varsa korkacak bir şey yok çocuklar. Eğer gerçek bir sebebiniz varsa bunu sadece prosedür olarak görün." dedi. İki gencinde omuzları biraz olsun dikleşmişti. Seherbaz garsona gençlerin hesabını bırakıp kapıya yürüdü. İkili de peşinden küçük adımlarla geliyorlardı.


SON
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://www.hogwarts-rpg.com/t4226-hugo-underwood#63096
 
Yakına Esen Rüzgar
Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Hogwarts-RPG :: İngiltere :: Aliana & Bernetta Kafe-